img
Yüksek yağlı diyet ile beslenen ratlarda oluşturulan oksidatif strese karşı resveratrolün koruyucu etkisi, oreksin A ve nesfatin 1'in serum düzeylerinin belirlenmesi
Tez Türü Doktora
Ülke Türkiye
Kurum/Üniversite Kafkas Üniversitesi
Enstitü Sağlık Bilimleri Enstitüsü
Anabilimdalı Biyokimya (Veterinerlik) Ana Bilim Dalı
Tez Onay Yılı 2021
Öğrenci Adı ve Soyadı Hanife ARDAHANLI
Tez Danışmanı DOÇ. DR. OĞUZ MERHAN
Türkçe Özet Bu çalışmada yüksek yağlı diyetle (YYD) beslenen ratlarda resveratrolün karaciğer, beyin ve kalp dokularında oksidan/antioksidan düzeylerindeki koruyucu etkisi, oreksin A ve nesfatin 1 serum düzeyleri ve histopatolojik incelemeler üzerine etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışmamızda 40 günlük 40 adet sprague dawley erkek ratlar kullanılmıştır. Ratlar 1 haftalık uyum süreci sonunda rastgele seçilerek; kontrol (n=8), alkol (% 1'lik etil alkol) (n=8), resveratrol (10 mg/kg/gün) (n=8), YYD (n=8) ve resveratrol (10 mg/kg/gün)+YYD (n=8) olmak üzere 5 gruba ayrılmıştır. Deney süresince (8 hafta) 0. günden itibaren vücut kitle indeksi (VKİ)'lerini hesaplayabilmek için ratların canlı ağırlıkları ve nazo-anal uzunlukları ölçülmüştür. Aynı zamanda tüm grupların açlık kan glukoz değerleri 0. gün, 4. hafta ve 8. hafta olmak üzere ratların kuyruk veninden glukometre ile ölçülmüştür. Uygulama süresi sonunda karaciğer, beyin ve kalp dokularında nitrik oksit (NO), malondialdehit (MDA), katalaz (CAT), süperoksit dismutaz (SOD) ve glutatyon peroksidaz (GPx) parametreleri ölçülmüştür. Serumda ise oreksin A, nesfatin 1, alanin aminotransferaz (ALT), aspartat aminotransferaz (AST), gama glutamil transferaz (GGT), total kolesterol (TK), trigliserid (TG), çok düşük yoğunluklu lipoprotein (VLDL), yüksek yoğunluklu lipoprotein-kolesterol (HDL-K), düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) ve tam kanda ise redükte glutatyon (GSH) düzeyleri belirlenmiştir. Ayrıca dokularda histopatolojik incelemeler yapılmıştır.Yapılan çalışmalar sonucunda ratların kilo artışları, VKİ değerleri ve açlık kan glukoz değerlerinde istatistiksel olarak anlamlı artış kaydedilmiştir. YYD grubu karaciğer dokusu, NO (P<0,01) ve MDA (P<0,05) düzeylerinde kontrol grubuna kıyasla istatistiksel olarak anlamlı artış gözlenirken, CAT (P<0,01), SOD ve GPx (P<0,001) düzeylerinde ise istatistiksel olarak anlamlı düşüş gözlenmiştir. YYD grubu beyin dokusu, NO ve MDA (P<0,01) düzeylerinde kontrol grubuna kıyasla istatistiksel olarak anlamlı artış gözlenirken, CAT, SOD ve GPx (P<0,001) düzeylerinde ise kontrol grubuna kıyasla istatistiksel olarak anlamlı düşüş gözlenmiştir. YYD grubunun kalp, NO (P<0,01) ve MDA (P<0,05) düzeylerinde kontrol grubuna kıyasla istatistiksel olarak anlamlı artış gözlenirken, CAT, SOD ve GPx (P<0,001) düzeylerinde ise kontrol grubuna kıyasla istatistiksel olarak anlamlı düşüş gözlenmiştir. Bunun yanı sıra YYD grubu serum nesfatin 1 (P<0,001), AST, ALT, GGT (P<0,01), TK (P<0,05), TG, VLDL ve LDL (P<0,001) düzeylerinde kontrol grubuna kıyasla anlamlı artış gözlenirken, oreksin A, HDL-K (P<0,001) ve tam kanda GSH (P<0,01) düzeylerinde ise istatistiksel olarak anlamlı düşüş görülmüştür. Histopatolojik sonuçlara göre, YYD grubu karaciğer dokularında NASH skorları (P<0,001) kontrole kıyasla anlamlı oranda yüksek bulunmuştur. Ayrıca YYD grubu kalp dokularında ödem ve inflamasyon skorları (P<0,001) da kontrole kıyasla anlamlı oranda yüksek tespit edilmiştir.Sonuç olarak, uzun süreli YYD alımının karaciğer, beyin ve kalp dokularında oluşturduğu dejeneratif bozunmalara karşın resveratrolün koruyucu etkisinin olabileceği ve resveratrolün yağ dokusu metabolizmasının düzenlenmesiyle güçlü bir ilişkisi olması sebebiyle obezitede patogenezin iyileşmesine katkıda bulunabileceğini öngörmekteyiz. Aynı zamanda adipoz dokudaki resveratrol aktivitesinin, adipokinlerin besin alımı ve iştah kontrolündeki mekanizmalarının daha fazla araştırılması, dünya çapında obezite insidansını azaltabilecek terapötik ajanların saptanması için hayati bir önem taşıdığı kanaatindeyiz.
İlgilizce Özet In this study, it was aimed to determine the protective effect of resveratrol on oxidant/antioxidant levels, orexin A and nesfatin 1 serum levels and histopathological examinations in liver, brain and heart tissues in rats fed a high-fat diet (HFD). In our study, 40 sprague dawley male rats, 40 days old, were used. Rats were randomly selected at the end of the 1 week adaptation period; control (n=8), alcohol (1 % ethyl alcohol) (n=8), resveratrol (10 mg/kg/day) (n=8), HFD (n=8) and resveratrol (10 mg/kg/day)+HFD (n=8) divide into 5 groups. During the experiment (8 weeks), the live weights and naso-anal lengths of the rats were measured in order to calculate their body mass index (BMI) from day 0. At the same time, fasting blood glucose values of all groups were measured with a glucometer in the tail vein of the rats at day 0th, week 4th and week 8th. At the end of the application period, nitric oxide (NO), malondialdehyde (MDA), catalase (CAT), superoxide dismutase (SOD) and glutathione peroxidase (GPx) parameters were measured in liver, brain and heart tissues. In serum, orexin A, nesfatin 1, alanine aminotransferase (ALT), aspartate aminotransferase (AST), gamma glutamyl transferase (GGT), total cholesterol (TC), triglyceride (TG), very low-density lipoprotein (VLDL), high-density lipoprotein- cholesterol (HDL-C), low-density lipoprotein (LDL) and in whole blood reduced glutathione (GSH) levels were determined. In addition, histopathological examinations of the tissues were performed.As a result of the studies, a statistically significant increase was recorded in the weight gain, BMI values and fasting blood glucose values of the rats. In the liver tissue of the HFD group, statistically significant increases were observed in NO (P<0.01) and MDA (P<0.05) levels compared to the control group, while CAT (P<0.01), SOD and GPx (P<0.001) levels statistically significant decreases were observed. While statistically significant increases were observed in the brain tissue, NO and MDA (P<0.01) levels of the HFD group compared to the control group, in the CAT, SOD and GPx (P<0.001) levels decreases were observed compared to the control group. While statistically significant increases were observed in the heart tissue, NO (P<0.01) and MDA (P<0.05) levels of the HFD group compared to the control group, in the CAT, SOD and GPx (P<0.001) levels decreases were observed compared to the control group. In addition, serum nesfatin 1 (P<0.001), AST, ALT, GGT (P<0.01), TC (P<0.05), TG, VLDL and LDL (P<0.001) levels of the HFD group compared to the control group significant increases were observed, while statistically significant decreases were observed in orexin A, HDL-C (P<0.001) and whole blood GSH (P<0.01) levels. According to the histopathological results, NASH scores (P<0.001) were found to be significantly higher in liver tissues of the HFD group compared to the control group. In addition, edema and inflammation scores (P<0.001) were found to be significantly higher in the heart tissues of the HFD group compared to the control group.In conclusion, we anticipate that resveratrol may have a protective effect against the degenerative deterioration of liver, brain and heart tissues caused by long-term intake of HFD and may contribute to the improvement of the pathogenesis of obesity because resveratrol has a strong relationship with the regulation of adipose tissue metabolism. At the same time, we believe that further investigation of the detailed mechanisms of resveratrol activity in adipose tissue and adipokines in food intake and appetite control is of vital importance to identify therapeutic agents that can reduce the incidence of obesity worldwide.