Yazarlar |
Dr. Öğr. Üyesi Yavuz DELİBALTA
Kafkas Üniversitesi, Türkiye |
Özet |
Yeh-lü Taşi, Kuzey Çin’de hâkim bulunan Kitan Liao Hanedanı’nın bir mensubu olarak çok iyi bir prenslik eğitimi aldı. Geleneksel Çin sınavlarında üst düzey bir başarı kazanan Taşî, idarî ve askerî bir vali olarak başladığı kariyerinin ilk yıllarında çökmekte olan Kitan Devleti’ni kurtarmak için mücadele etti. Güney Song Hanedanlığı’nın birlikleriyle ilk karşılaşmalarından sonra askerî bir deneyim kazanan Yeh-lü Taşi, Kitan Devleti’ne karşı büyük bir tehdit olarak ortaya çıkan kuzey düşmanı Cürcenlerle de savaştı. Taşi, bu sırada Liao İmparatoru’na karşı düzenlenen bir darbeye öncülük etti. Ancak daha sonra şahsi menfaatinden ziyade devletin geleceğini düşünerek meşru imparatorun yanına geri döndü. Bu sırada Cürcenlere esir düştüyse de bir süre sonra kaçıp kurtulmayı başardı. Düşmanın ilerleyişine karşı yetersiz kalan Liao İmparatoru’nun stratejik hatalarına karşı çıktı. Bu durum Yeh-lü Taşi’yi zeki bir devlet adamı, yiğit bir savaşçı ve kararlı bir lider olarak tarih sahnesine çıkardı. Taşi, siyasi ve askerî kariyerinin ikinci on yılında bireysel olarak hareket edip Kitan Devleti’ni yeniden diriltebilmek için uğraştı. 1124 yılında kendisini kral ilan edip kuzeybatıdaki göçebe bölgeler üzerinde hâkimiyet kurdu. Ancak Cürcen takibatı üzerine neticede Kitan kalıntılarını kendi siyasî liderliği altında batıda yeni bir geleceğe taşıdı. Taşi, batıda göçebeler arasında bir cazibe merkezi haline geldi. Taşi’nin siyasi ve askerî kariyerinin üçüncü on yılı başarılarla doluydu. Taşi, 1133 yılında Balasagun’a girerek buradaki Doğu Karahanlı hâkimiyetine son verdi. Yeh-lü Taşi, burada Balasagun merkezli Karahıtay Devleti’nin temellerini attı. Doğuda Cürcenlere yönelik tertip edilen bir intikam seferi başarısızlıkla sonuçlansa da batıda Karahıtay Devleti, Taşi’nin liderliği altında sürekli büyüyen ve güçlenen bir idare haline geldi. Batı Karahanlı Devleti’ne karşı kazanılan büyük zafer, ona Türkistan ve Mâverâünnehir hâkimiyetinin kapılarını açtı. Yeh-lü Taşi’nin siyasî ve askerî kariyeri Büyük Selçuklu Devleti’ne karşı kazandığı Katvan zaferiyle doruk noktasına ulaştı. Batı Karahanlı Devleti’ni kendisine tâbi bir devlet haline getiren Taşi, Ceyhun Nehri’nin batısındaki Harezm bölgesini de haraca bağladı. İslam kaynaklarında genellikle “Gürhan” unvanıyla tanıtılan Yeh-lü Taşi, eğitimli bir idareci ve usta bir savaşçı olarak tarih sahnesine çıktı. Kitan Devleti’nin adeta küllerinden batıda yeni bir devlet kurdu. Göçebeler nezdindeki karizmatik liderliği Taşi’ye doğuda Çin sınırlarından batıda Aral Gölü’ne kadar uzanan güçlü bir devletin kurucusu olma imkânını sağladı. Türk-İslam medeniyetinin köklü bir şekilde yerleştiği Türkistan’da, dışarıdan gelen bir yabancı olarak kurduğu güçlü hâkimiyet onun idarî ve askerî başarısını yansıtmaktadır. Taşi’nin Katvan zaferiyle kazandığı şöhret Filistin’deki Haçlılara kadar ulaşmış ve onun güçlü kişiliği hakkında efsanelerin yayılmasına sebep olmuştur. Her ne kadar dönemin kaynakları Karahıtay idaresine karşı “kâfir ve putperest” ifadeleriyle tepkilerini gösterseler de çağdaş Müslüman müellifler Yeh-lü Taşî’nin güçlü kişiliğinden, adaletli ve hoşgörülü idaresinden övgüyle bahsetmektedirler. |
Anahtar Kelimeler |
Makale Türü | Özgün Makale |
Makale Alt Türü | Ulusal alan endekslerinde (TR Dizin, ULAKBİM) yayımlanan tam makale |
Dergi Adı | Genel Türk Tarihi Araştırmaları Dergisi |
Dergi ISSN | 2667-5366 |
Dergi Tarandığı Indeksler | TR DİZİN |
Makale Dili | Türkçe |
Basım Tarihi | 07-2024 |
Cilt No | 6 |
Sayı | 12 |
Sayfalar | 375 / 396 |
Doi Numarası | 10.53718/gttad.1427032 |
Makale Linki | http://dx.doi.org/10.53718/gttad.1427032 |